'İklim krizi' sözcüğünü duyduğumuzda, genellikle kalan az miktarda buzulların üzerinde tehlikeli bir şekilde duran kutup ayısı görüntüsünü hayal ederiz. Hepimizin bildiği gibi, Kuzey Kutbu'ndaki buzullar hızla eriyor. Ancak tehlike yalnızca Kuzey Kutbu ile sınırlı değil. Güney Kutbu'ndaki buzullar da azalıyor.

Yaklaşık 250 milyon yıl önce oluşan Antarktika buzulları, 1980'lerden itibaren hızla azalmaya başladı. Sanayi Devrimi'nden sonra Dünya'nın ortalama sıcaklığı yükseldi ve sonsuza dek donmuş gibi görünen Antarktika bile erimeye başladı. 21. yüzyılda Antarktika buzullarının azalma hızı daha da arttı ve uzmanlar, Antarktika buzullarının azalma hızının 1990'lara göre şu anda üç kat daha hızlı olduğunu söylüyor.

Antarktika buzulları, yıl boyunca mevsimlere bağlı olarak artış ve azalış gösterir. Ancak ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi'ne bağlı bir kurum olan NSIDC (National Snow and Ice Data Center) tarafından yayınlanan grafikte görüldüğü gibi, 2022 ortalama alanı, 1981-2010 ortalama alanından daha küçük ve 2022'den daha küçük, 2023'te Antarktika buzulları ortalama alanıdır. Antarktika buzulları böyle devam ederek azalırsa, Antarktika çevresindeki deniz seviyesinin yükselmesiyle birlikte, dünya çapında deniz seviyelerinde artış yaşanacak ve bazı bölgelerin sular altında kalmasıyla sonuçlanabilir. Ayrıca, tuzluluğu düşük olan kutup bölgelerindeki buzulların erimesi, Dünya'nın genel okyanus akıntılarının düzgün bir şekilde ilerlemesinde sorunlara yol açabilir.

Antarktika buzullarının azalmasıyla ilk etkilenenler Antarktika'da yaşayan canlılardır. Bunlar arasında Antarktika'nın en ünlü hayvanı olan imparator penguenleri de var. Antarktika buzullarının azalması nedeniyle yaklaşık 10.000 imparator penguen yavrusu öldü. Buzullar eridiği için penguenlerin yaşadığı alan azaldı ve yavrular denize girmek için su geçirmez tüyleri tam olarak çıkmadan önce buzullar eridiği için, denize girmekte zorlandılar.

Antarktika'da düşen karda mikroplastikler bulundu. Yeni Zelanda Canterbury Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, Antarktika'nın 19 bölgesinde mikroplastik parçacıkları bulduklarını söyledi. Mikroplastikler, Antarktika'dan 6.000 km uzaklıktaki bölgelerden bile gelebilir. Beyaz kar ve buzullar güneş ışığının çoğunu yansıtabilirken, koyu renkli mikroplastikler kara karıştığında, güneş ışığının yansıma oranı azalır ve buzulların erime hızı artar.

Dahası, Antarktika'da artık kar yerine yağmur yağdığı gözlemlendi. 2023 Haziran-Temmuz aylarında Antarktika'daki bir araştırma istasyonunda, kar yerine birkaç kez yağmur yağdığı bildirildi. Antarktika, o zamanlar kış mevsiminde olduğu için, kar fırtınaları yaşanması gerekirken yağmur yağması şaşırtıcıdır.

Antarktika'da yaşanan bu alışılmadık değişimler karşısında, uluslararası çevre örgütü Greenpeace, Antarktika okyanuslarının %30'undan fazlasını deniz koruma alanı ilan etme çağrısında bulunan bir Antarktika Deniz Koruma Alanı kampanyası yürütüyor. Ancak, Antarktika'da denizleri korumak yerine her ülkenin ekonomik çıkarlarını önceliklendirdiği için, Antarktika Deniz Koruma Alanı ilan etme çabaları sürekli olarak başarısız oluyor. 2023 Ekim'de düzenlenen bir toplantıda, Çin, Rusya ve Ukrayna gibi bazı üyelerin karşı çıkmasıyla koruma alanı ilanı başarısız oldu ve 2024 yılında tekrar görüşülmesi planlanıyor.

Umarım uluslararası toplum, kendi çıkarlarını takip ederken çevreyi korumayı ihmal etmez.